Kahramanmaraş
Özel Eğitim Kurumlarının Onikişubat Israrı Dulkadiroğlu’nu Mağdur Ediyor

Türkiye’nin farklı bölgelerinde yaşayan vatandaşlar, çeşitli sektörlerdeki ihtiyaçlarını çoğu zaman kendi bölgelerinde karşılayabilmektedir. Ancak, Kahramanmaraş’ın Dulkadiroğlu ilçesi, bu anlamda ciddi bir mağduriyet yaşamaktadır. Şehirlerin genellikle batıya doğru gelişmesi ve ekonomik büyümenin bu yönde yoğunlaşması, doğudaki bölgelerin geri planda kalmasına neden olabilmektedir. Ne yazık ki, Dulkadiroğlu İlçesi bu durumdan olumsuz etkilenmekte, özellikle eğitim alanında ciddi sıkıntılar yaşanmaktadır.
Dulkadiroğlu ilçesi, Kahramanmaraş’ın Onikişubat İlçesi’ne kıyasla birçok alanda dezavantajlı konumda kalmaktadır. Özellikle özel eğitim kurumları söz konusu olduğunda bu durum daha da belirginleşmektedir. Bu bölgede, özel okul ve kurs merkezlerinin yetersizliği, öğrenciler ve veliler için büyük bir sorun oluşturuyor. Dulkadiroğlu İlçesi’nde yaşayan aileler, çocuklarını çeşitli kurslara veya özel eğitim kurumlarına göndermek istediklerinde mesafe sorunu ile karşılaşmakta; bu da eğitim hakkının tam anlamıyla sağlanamamasına yol açıyor.
DEPREMDE DAHA ÇOK ETKİLENEN DULKADİROĞLU’NA POZİTİF AYRIMCILIK YAPILMALI!
2023’te Kahramanmaraş’ı sarsan depremler, şehrin birçok alanında köklü değişiklikler ve dönüşümler gerektirdi. Bu dönüşüm sürecinde eğitim, en çok etkilenen alanlardan biri oldu. Deprem sonrası okul binalarının büyük bir kısmı yıkıldı veya hasar gördü, bu da eğitim sürecini aksattı ve öğrencilerin uzun süre eğitimden mahrum kalmasına neden oldu.
Ancak, eğitimde fırsat eşitsizlikleri de belirginleşti. Kahramanmaraş’ın Dulkadiroğlu ve Onikişubat ilçeleri arasındaki ayrımcılık, özel eğitim kurumlarının dağılımında net bir şekilde gözlemleniyor. Özel okullar ve özel öğretim kursları, neden Dulkadiroğlu bölgesinde değil de Onikişubat ilçesinde açılıyor? Dulkadiroğlu’nda mevcut olan bir kaç köklü kurs merkezi geçmişten gelen, köklü eğitim kurumlarıyken, yeni açılan kurs merkezlerinin neredeyse tamamı Onikişubat’ta yer alıyor. Ayrıca, Dulkadiroğlu bölgesinde özel okulların sayısı da yetersiz. Tüm yeni özel okullar Onikişubat’ta açılmakta.
Bu durum, Dulkadiroğlu’nda yaşayan aileler ve öğrenciler için büyük sorunlar yaratıyor. Veliler, Dulkadiroğlu’nun eğitim fırsatlarından yoksun kalmasını ve bu bölgedeki öğrencilerin yeterli eğitim imkanlarına erişememesini eleştiriyor. Eğitimde fırsat eşitsizliğinin giderilmesi, özellikle deprem sonrası zor durumda kalan bölgelerde daha da önemli hale geliyor. Ancak, özel eğitim kurumlarının çoğunlukla Onikişubat ilçesine yönelmesi, Dulkadiroğlu’nda özel eğitim imkanlarını sınırlıyor.
EĞİTİMDE EŞİTLİK: DULKADİROĞLU İLÇESİNDE ÖZEL EĞİTİM KURUMLARININ ARTMASI ŞART
Özel eğitim kurumları, sadece ticari amaçlarla değil, toplumsal sorumluluk bilinciyle de hareket etmelidir. Kahramanmaraş’ta yaşanan deprem sonrası bu sorumluluk bilinci her zamankinden daha kritik bir hale gelmiştir. Özel eğitim kurumlarının sadece pazar talebine göre değil, sosyal ihtiyaçları da göz önünde bulundurarak hareket etmeleri gerekmektedir. Bu bağlamda, Dulkadiroğlu’nda da özel okul ve kurs merkezlerinin açılması, bölgedeki eğitim eşitsizliğini gidermeye yardımcı olacaktır.
Özel eğitimde ayrımcılığın ortadan kaldırılması için çeşitli adımlar atılabilir. Öncelikle, yetkililerin ve özel eğitim kurumlarının Dulkadiroğlu bölgesindeki eğitim ihtiyaçlarını dikkate alarak burada da özel eğitim merkezlerinin açılmasını sağlaması gerekmektedir. Ayrıca, sosyal sorumluluk projeleri geliştirilerek dezavantajlı bölgelerde eğitim fırsatları artırılabilir.
Toplum olarak eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak için bilinçlenmek ve aktif rol oynamak önemlidir. Yerel yönetimler, özel eğitim kurumları ve iş dünyası, toplumsal ihtiyaçları göz önünde bulunduran ortak projeler geliştirmelidir. Eğitimde ayrımcılığın ortadan kaldırılması, sadece bir bölgenin değil, tüm Kahramanmaraş’ın geleceği için kritik bir adımdır.
Sonuç olarak, özel eğitim kurumlarının ticari kaygıların ötesine geçip sosyal sorumluluk bilinciyle hareket etmesi ve eğitimde fırsat eşitliğini sağlaması, sadece Dulkadiroğlu değil, tüm Kahramanmaraş için büyük önem taşımaktadır. Eğitim, her çocuğun hakkıdır ve bu hakkın eşit bir şekilde sunulması, toplumsal gelişimin temel taşlarından biridir.
Kahramanmaraş
Türkiye’nin UNESCO Tescilli Tek Masal Anlatıcısı Fatma Önkol Konuşuldu
Büyükşehir Belediyesi, UNESCO’nun Yaşayan İnsan Hazinesi’ne masal anlatısı alanında Türkiye’den dahil olan ilk ve tek kişi olan Kahramanmaraşlı Fatma Önkol’u konu alan özel bir söyleşi düzenledi. Konuşmacılar, “Masal Anası” olarak tanınan Fatma Önkol’un hayatı, kültürel miras taşıyıcılığı ve masal geleneğine kattığı değerleri ele aldı.

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi, UNESCO tarafından Türkiye’deki tek “Edebiyat Şehri” olarak tescillenen Kahramanmaraş’ın kültürel kimliğini güçlendirecek etkinliklerini artırarak sürdürüyor. Bu kapsamda Aralık ayı kültür sanat programı çerçevesinde, şehrin sözlü kültür mirasını gelecek kuşaklara aktarmayı amaçlayan anlamlı bir söyleşi gerçekleştirildi. Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nde düzenlenen “UNESCO Yaşayan İnsan Hazinesi: Kahramanmaraşlı Masal Anası Fatma Önkol” konulu söyleşi, edebiyat ve kültür dünyasından önemli isimleri bir araya getirdi. Programa; Başkent Üniversitesinden Dr. Öğr. Üyesi Aysun Ezgi Yılmaz, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesinden Dr. Öğr. Üyesi Kadirhan Özdemir ve Masal Anası Fatma Önkol’un oğlu Dr. Öğr. Üyesi Abdulkadir Önkol konuşmacı olarak katıldı.
Masal Geleneğinin Yaşayan Hafızası
Edebiyatseverlerin yoğun ilgiyle takip ettiği programda, 1949 yılında Kahramanmaraş’ta dünyaya gelen ve halk arasında “Masal Anası” olarak tanınan Fatma Önkol’un hayatı, kültürel miras taşıyıcılığı ve masal geleneğine kattığı değerler ele alındı. 2021 yılında UNESCO tarafından “Yaşayan İnsan Hazinesi” unvanına layık görülen Fatma Önkol’un, sözlü anlatım geleneğini nasıl koruduğu ve kuşaktan kuşağa nasıl aktardığı örneklerle anlatıldı. Söyleşide, masalların yalnızca çocuklara yönelik anlatılar olmadığı; toplumun değerlerini, hafızasını ve kimliğini taşıyan önemli kültürel unsurlar olduğuna dikkat çekildi. Fatma Önkol’un masalları aracılığıyla Kahramanmaraş kültürünün, yerel dilin ve geleneklerin yaşatıldığı vurgulandı.
Türkiye’nin İlk ve Tek Tescilli Masal Anlatıcısı
UNESCO’nun Yaşayan İnsan Hazinesi listesinde Türkiye’den 92 isim bulunurken, Fatma Önkol bu listeye giren ilk ve tek masal anlatıcısı olma özelliği taşıyor. Aynı zamanda Türkiye’nin tescilli ilk ve tek masal anlatıcısı olan Önkol, masal geleneğini yaşatan nadir kültürel miras taşıyıcılarından biri olarak öne çıkıyor.
“Fatma Önkol, Sözlü Kültürün Yaşayan Arşividir”
Programda konuşan Dr. Öğr. Üyesi Aysun Ezgi Yılmaz, “Masal Anası Fatma Önkol, yalnızca masal anlatan bir isim değil; sözlü kültürün yaşayan bir arşividir. Onun anlattığı her masal, Anadolu’nun kolektif hafızasını, değerlerini ve duygularını bugüne taşımaktadır. UNESCO’nun Yaşayan İnsan Hazinesi yaklaşımı, tam da bu noktada kültürel sürekliliği esas alır. Fatma Önkol, masalı bir eğlence unsuru olmaktan çıkarıp kültürel bir direniş ve aktarım aracına dönüştürmüştür. Bu yönüyle akademik anlamda da son derece kıymetli bir miras temsilcisidir” dedi.
“Fatma Önkol, Kahramanmaraş’ın Yetiştirdiği En Özgün Değerlerden”
Diğer bir konuşmacı Dr. Öğr. Üyesi Kadirhan Özdemir, “Kahramanmaraş, edebiyatın ve sözlü kültürün mayalandığı çok özel bir şehir. Fatma Önkol da bu kültürel iklimin yetiştirdiği en özgün değerlerden biri. Masallar aracılığıyla yalnızca hikâyeler değil; ahlak, gelenek, dil ve toplumsal hafıza aktarılmakta. Masal Anası’nın önemi, bu geleneği doğal haliyle yaşatabilmiş olmasında yatıyor. Onu ‘Yaşayan İnsan Hazinesi’ yapan da tam olarak budur: samimiyet, süreklilik ve kültürel sadakat” ifadelerini kullandı.
“Masal Anlatmak Onun İçin Yaşam Biçimiydi”
Masal Anası Fatma Önkol’un oğlu Dr. Öğr. Üyesi Abdulkadir Önkol, “Annem için masal anlatmak bir meslek değil, bir yaşam biçimiydi. O, masallarıyla çocuklara umut, büyüklere ise geçmişi hatırlattı. Evimizin içinde başlayan bu anlatılar, zamanla bir kültürel sorumluluğa dönüştü. UNESCO’nun verdiği Yaşayan İnsan Hazinesi unvanı, onun yıllardır sessizce sürdürdüğü bu emeğin bir karşılığıdır” cümlelerini kaydetti.
Kahramanmaraş
Mezarlıklarda Bakım Ve Düzenleme Çalışmaları Sürüyor
Büyükşehir Belediyesi, Kapıçam Şehir Mezarlığı’nda bakım, peyzaj ve çevre düzenlemelerini periyodik olarak sürdürüyor.

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi, şehir genelindeki mezarlıklarda bakım, onarım ve çevre düzenleme çalışmalarına aralıksız devam ediyor. Bu kapsamda Kapıçam Şehir Mezarlığı’nda yürütülen kapsamlı peyzaj çalışmalarıyla alanın doğal dokusu güçlendiriliyor. Çalışmaların merkezinde yer alan ağaçlandırma faaliyetleri kapsamında Kapıçam Şehir Mezarlığı’na bin 500 adet çam fidanı dikiliyor. Gerçekleştirilen fidan dikimiyle mezarlık alanının yeşil dokusunun zenginleştirilmesi hedefleniyor.
Mevcut Yeşil Doku Koruma Altında
Büyükşehir Belediyesi ekipleri, yeni ağaç dikimlerinin yanı sıra mevcut bitki örtüsünün korunmasına da büyük özen gösteriyor. Mezarlık genelinde yabani ot temizliği titizlikle gerçekleştirilirken, ağaç ve çiçeklerin bakım çalışmaları düzenli olarak yapılıyor. Bu sayede hem yeşil alanların sağlıklı şekilde gelişimi sağlanıyor hem de mezarlık alanının düzenli ve bakımlı görünümü korunuyor.
Kahramanmaraş
Hz. Mevlâna, Vuslatının 752. Yıl Dönümünde Sema Gösterisiyle Anıldı
Hz. Mevlana’nın vuslatının 752. yıl dönümü dolayısıyla Büyükşehir Belediyesi ve Mevlâna Tasavvuf Kültürü Sema Derneği iş birliğiyle anma programı düzenlendi. Tasavvuf musiki dinletisi ve sema töreniyle katılımcılar manevi bir yolculuğa çıkarıldı.

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi, gönüllere ışık tutan fikirleri ve evrensel hoşgörü anlayışıyla asırlardır insanlığa rehberlik eden Hz. Mevlâna Celaleddin-i Rumi’nin vuslatının 752. yıl dönümü dolayısıyla anlamlı bir anma programı düzenledi. Manevi atmosferiyle dikkat çeken program, vatandaşlardan yoğun ilgi gördü. Mevlâna Tasavvuf Kültürü Sema Derneği iş birliğiyle Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen anma programı, vatandaşların yoğun katılımıyla gerçekleşti. Salonun dolduğu gecede, katılımcılar asırlardır süregelen Mevlevi geleneğinin zarif ve derin anlam yüklü ritüellerine tanıklık etti. Program, Türk Tasavvuf Musikisi’nin ruhu dinlendiren eserleriyle başladı. İlahi ve naatların yankılandığı salonda, dinleyiciler manevi bir yolculuğa çıkarıldı. Tasavvuf musikisinin derin ve huzur veren tınıları, Hz. Mevlâna’nın sevgi, hoşgörü ve insan merkezli düşünce dünyasını katılımcılara bir kez daha hatırlattı. Gecenin en anlamlı anlarından biri ise sema töreni oldu. Mevlevi geleneğinin en önemli sembollerinden biri olan sema, estetik duruşu ve derin maneviyatıyla izleyenleri adeta büyüledi. Sema sırasında katılımcılar, Hz. Mevlâna’nın ilahi aşka ulaşma yolculuğunu temsil eden bu kadim geleneğin anlam dünyasına yakından tanıklık etti. Program sonunda vatandaşlar, böylesine anlamlı ve manevi değeri yüksek bir etkinlik düzenlenmesinden duydukları memnuniyeti dile getirdi. Katılımcılar, Hz. Mevlâna’nın evrensel mesajlarının yaşatılmasına katkı sunan program dolayısıyla Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi ile emeği geçen herkese teşekkür etti.
Kahramanmaraş08/12/2025 18:11Sağanak Yağışın İzleri Bir Bir Siliniyor
Kahramanmaraş08/12/2025 15:16Usta Kalemler, Öykü Yazmanın İnceliklerini Ele Aldı
Kahramanmaraş12/12/2025 18:35Ünal Ateş: “Konteynerde Hayat Mücadelesi Veren Esnaftan Vergi İstenemez”
Kahramanmaraş12/12/2025 17:38Türkiye’nin İlk Yapay Zekâ Destekli Şiir Kütüphanesi Kahramanmaraş’ta Kuruluyor!
Kahramanmaraş12/12/2025 16:15Sümbüllü Caddesi Bu Geceden İtibaren Yeniden Ulaşıma Açılıyor!
Kahramanmaraş11/12/2025 15:13Edebiyatın Başkentinde Usta Kalem Oğuz Atay Konuşulacak!
Kahramanmaraş08/12/2025 15:15Şehrin Hikayesi Dijital Oyunlara Taşındı
Kahramanmaraş11/12/2025 15:54Sosyal Çalışmalarda Büyükşehir Ve Kızılay’dan Önemli Adım







































